Yazar | Mesaj #2597 2018-03-25 10:36 GMT |
|
HARESE NEDİR BİLİR MİSİN?
Deveye çöl gemisi denir. Uzun çöl yolculuklarında açlığa ve susuzluğa dayanıklı mübarek bir hayvandır. 3 hafta boyunca aç susuz kalabilirmiş. Çölde çok sevdiği bir diken varmış. O dikeni ağzında çiğnedikçe diken devenin ağzında yaralar açarmış. O yaralardan sızan kanın tuzu ile dikenin tadı karışınca bu, devenin daha çok hoşuna gidermiş ve dikeni yedikçe ağzı kanar, kanadıkça yermiş. Bu kısırdöngü böyle devam eder gidermiş. Dikenin tadı ile kendi kanının karışımından oluşan aldatıcı tada doyamazmış. Engel olunmazsa kan kaybından ölürmüş. Bunun adına “harese” denirmiş. Harese, Arapça bir kelime olup, hırs ve ihtiras buradan gelir. Şimdi bu bilgiden hareketle İslam’ın şiddetle reddettiği insanlarda görülen bazı sapmaları sembolleştirme üzerinden belirginleştirelim. “Diken” cazip görünen, yüzeyde ve kabukta çekiciliği olan ama özünde insan ruhunu ve vicdanını kanatıcı, acıtıcı, rahatsız edici, zarar verici olan içki, kumar, hırsızlık, rüşvet, zina gibi bütün kötü alışkanlıkları ve haramları temsil eder. İnsan ruhu aslında gerçek bilgiye, doğru inanca, İslam’ın tanımladığı doğru yaratıcı kavramına, İslam’la tanımlanan doğru ve insani bir yaşama düzenine eğilimlidir. İnsan bu doğru yolu bazen bulur, bazen bulamaz. Bulamadığı zaman, ruh açlığını giderecek, kendisini bir şekilde tatmin edecek içki, kumar, hırsızlık, rüşvet, zina gibi yalan yanlış, kötü ve haram meşgalelere kapılır. Bunları çiğner ve yemeye çalışır. Ancak insan bu haramları yerken ruhu, vicdanı ve kalbi aslında kanar, acır, azap duyar, rahatsız olur. Bu haramları işleyen her insan, aslında kendi kendisine kaldığında vicdan azabını derinden hisseder. Ancak Hak ve hakikati henüz bulamadığından açlığını bunlarla gidermeye çalışır ve bu haramları yedikçe ruhu kanar, kanın tuzu onları daha çok yemeye iter ve böylece insan kendisini perişan edinceye, bitirinceye, manen ölünceye kadar bu kısır döngü içinde çırpınır durur. Çare, ruh açlığını haram dikenleriyle değil, İslam imanı balıyla gidermektir.
__________________
|